Sözlük (Glossar)

Bu bilgilendirmede kullanılan terimleri içeren tefsirli sözlük

A B C D E F G H I K L M N O P R S T U V W Y Z    all  

ekokardiyografi
Kalbin ultrasonla muayenesi; Kalp fonksiyonunu değerlendirmek hedefiyle ultrasonla yapılan bir muayenedir; bundan kasıt, kalp kapakçıklarının konumunu, kalp kasının duvar kalınlığını, pompalanan kanı hacmini vesaire ölçmektir.

ekzokrin
ekzokrin bezler ürettikleri maddeleri bir boşaltım kanalı aracılığıyla dış ya da iç yüzeylere (örneğin deriye ya da bağırsak veya ürogenital sisteme) bırakırlar. Tam tersi: endokrin
References: endokrin

elektroensefalografi
Beynin elektriksel aktivitesini ölçme metodu. Elektroensefalogram (kısaca EEG), beynin elektriksel aktivitesinin grafiksel olarak gösterilmesidir.

elektrokardiyografi
Kalbin elektriksel aktivitesini ölçme metodu.

elektromanyetik
elektromanyetik ışınlar (elektromanyetik dalgalar) birbiri ile bağlantılı elektrik ve manyetik alanlardan oluşur. Röntgen ışınları, gama ışınları, radyo dalgaları, ısı dalgaları ve ışık, elektromanyetik ışınlara örnek olarak sayılabilir.

embolizasyon
örneğin tümörlere giden kan akımını kesmek için kan damarlarına vazo-oklüzif (damar tıkayıcı) maddelerin enjekte edilmesi
References: tümör

embriyonal
Henüz erken gelişme evresinde bulunmak, olgunlaşmamış

embriyonal gelişme
Embriyoda organ gelişiminin meydana geldiği (emriyonal dönemin 3. hafta ile 8. hafta sonu arasındaki dönemi) ifade eder. Daha geniş kapsamda embriyogenez, yumurtanın döllenmesinden embriyoda organların oluşmasına kadar geçen sürenin tamamıdır. Organ gelişmesinin tamamlanmasından sonra, yani yaklaşık 9. gebelik haftasından itibaren, embriyo fetüs adını alır.

endokrin
“içe doğru salgılama”; endokrin bezler salgılarını doğrudan kana salgılarlar (yani bir boşaltım kanalı olmadan). Prensip olarak, hormonlar endokrin bezler aracılığıyla salınmaktadır. Bu nedenle “endokrin bez” ve “hormon bezi” terimleri eş anlamlı olarak kullanılır.

endoskop
Kendine ait bir ışık kaynağına sahip, boru veya hortum şeklinde bir optik enstrümandır. Endoskop içi boş organlara (örneğin mide, idrar torbası) ve vücudun boşluklara sahip bölgelerine (örneğin karın bölgesine, beyin boşluklarına) bir muayene veya ameliyat çerçevesinde girilmesini ve oraların iç görüntülerinin elde edilmesini sağlayan tıbbi bir alettir.

endoskopi
vücut boşluklarının ve içi boş organların bir endoskop kullanılarak ışıklandırılarak görüntülenmesi; bu terim incelenen organa göre değişir (örn. gastroskopi = mide endoskopisi, laparoskopi = karın boşluğu endoskopisi). Tanı amaçlı bir işlem olarak endoskopi, örneğin doku örneği alma (biyopsi) ve tedavi amaçlı bir işlem olarak, örneğin görsel kontrol altında küçük cerrahi işlemler yapma imkanı sunar.
References: endoskop - biyopsi - laparoskopi

enfeksiyon
Örneğin bakteri, virüs ve mantar gibi en küçük organizmaların vücuda girip orada çoğalmaları. Vücuda giren bu organizmaların özelliklerine ve kişinin savunma durumuna göre enfeksiyonları takiben değişik enfeksiyon hastalıkları oluşabilir.

enjeksiyon
Vücuda çabuk bir şekilde (infüzyona kıyasla) bir iğne sokarak bir sıvı içinde çözülmüş ilaçların (örneğin damardan, kastan, cildin altından) vücuda zerk edilmesi.

enzim
vücutta belirli metabolik olayları organizmanın yapısını değiştirmeden hızlandıran ve ilgili organ için istenen bir etki oluşturan, tüm organizmaların metabolizması için mutlaka gerekli olan protein parçalıkları.

epidemiyoloji
toplumda veya belirli nüfus gruplarında hastalıkların oluşumu, sıklığı, nedenleri ve yayılması ile ilgilenen tıp alanı.

epigenetik
biyolojide bir uzmanlık alanıdır; gende depolanan bilgiyi değiştirmeden genlerin daha güçlü veya daha zayıf okunmasına yol açan moleküler mekanizmalarla ilgilenir. Bu tür epigenetik süreçler yoluyla hücreler, örneğin hangi proteinleri, hangi miktarlarda ve ne zaman ürettiklerini kontrol ederler.
References: gen - moleküler

epilepsi
Epilepsi (sara) nöbetleri görülen hastalık, beynin fonksiyon bozukluğu veya beyin hücrelerinin elektriksel aktivite bozukluğu sonucu çeşitli faktörlerle ortaya öıkan bir hastalık, genellikle antiepileptik ilaçlar ile tedavi edilir. Altta yatan nednene, elektroensefalografi bulgularına ve klinik bulgulara göre farklı şekillerde tedavi edilen bir çok epilepsi türü vardır.
Çocuk sağlığı ve hastalıkları alanından örnekler: Epilepsi örneğin bir beyin tümörü sonucu ortaya çıkabilir (semptomatik epilepsi) veya daha nadir olmakla birlikte elektrolit bozukluklarına ve/veya ateşe, çeşitli sitostatik ilaçlara (örneğin asparaginase, ifosfamid) bağlı olarak ortaya çıkabilir.
References: elektroensefalografi - beyin tümör - sitostatik - sara nöbeti - sinir hücreleri

epitel doku
Tek veya bir çok tabaka halinde vücut yüzeyini içten ve dıştan saran ve sınırlandıran hücreler topluluğudur (örneğin deri, ağız boşluğu mukoza zarı, yemek borusu, mide ve bağırsak, idrar kesesi, beöbrek pelvisi, rahim ve fallop tüpü, nefes borusu). Yüzeyi kaplama ve glandüler doku olarak koruma, metabolik değişim ve uyarı alımı görevleri vardır.
Çocuk sağlığı ve hastalıkları alanından örnekler: Kas, sinir ve bağ dokusundan sonra gelen dördüncü doku grubudur.

Epstein-Barr virüsü
Pfeiffer bez (gudde) hastalığına sebep olan bir virüstür; bazı belirtileri enfeksiyon ve yüksek ateştir.

ergenlik
cinsel olgunluk

eritropoeitin
böbreklerde üretilen ve diğer büyüme faktörleriyle birlikte kan hücrelerinin olgunlaşmasını kontrol eden ve kırmızı kan hücrelerinin (eritrositler) oluşumunu hızlandıran bir hormondur

eritrositler
Kırmızı kan parçacıkları; kan hücrelerinin çoğunluğunu oluştururlar; kemik iliğinde meydana getirilirler (eritropoezi) ve örneğin oksijenin organizmada naklinden sorumludurlar. Eritrositlerin içindeki kırmızı kan maddesi (hemoglobin) akciğerlerde alınan oksijenin bağlanmasından ve naklinden sorumludur. Olgun eritrositlere artık hücre çekirdeği bulunmamaktadır.
References: kemik iliği - hücre - hemoglobin