Anjiografi Yöntemleri
yazar: PD Dr. med. Gesche Tallen, editör: Maria Yiallouros, Yayın İzni: Prof. Dr. med. Dr. h.c. Günther Henze, Dr. med. Ebru Saribeyoglu, türk tercüman: Sait Kont, Last modification: 2015/11/06
Belirli bir organ bölgesinin kan damarlarının (atardamarveya toplardamar) görüntüleme tekniği yardımıyla görüntülenmesi işlemine anjiografi veya kısaca anjio denir. İki değişik anjiografi bulunmaktadır. Anjio yöntemiyle sadece toplardamarların görüntülenmesi flebografi diye tanımlanır. Hem atardamar hem toplardamarların görüntülenmesi ise dijital subtraktionanjiografisi (DSA) diye adlandırılır.
Her iki anjio metodunda önce bir röntgen kontrast maddesi verilir. Bu madde kasıktan bir atardamar üzerinden bir kateter vasıtasıyla muayene edilecek bölgenin yakınına getirilerek zerk edilir.
Dijital subtraksiyon anjiografisi çocuk ve gençlerde rastlanan kanser hastalıklarında tümör teşhisi amacıyla özellikle ameliyat planlanırken kullanılır. Örneğin bazı beyin tümörleri kendine özgü damarlara sahiptir. ameliyat başlamadan önce bir kanamaya sebep olmamak için cerrahın bu damarların yerini iyice bilmesi gerekmektedir. Bu konuda anjografi önemli bir yardımcı unsur oluşturmaktadır.
Anjiografik yöntemler çocuk ve gençlerde kanser hastalıklarının tanısı amacıyla pek ender olarak kullanılmaktadır.
Çocuklarda anjiografi yöntemleri genellikle narkoz (anestezi) altında yapılır, çünkü iyi kalite bir görüntü elde edebilmek için hastanın hareketsiz yatması gerekir. Çocuklarda ve gençlerde (18 yaşından küçüklerde) anjiografi muayenesi veya anjiografi yardımıyla ameliyat yapılmadan önce bir radyolog tarafından bilgilendirme yapılır. Muayene veya cerrahi müdahale ancak hastanın velilerinden biri yazılı olarak onamını beyan ederse uygulanır.
Terapötik uygulama (tedavi amaçlı uygulama)
Bu metod (yakarak damar tıkamak) örneğin hemanjiom veya hemanjio endoteliom gibi bazı damar tümörlerinde ameliyat yerine alternatif olarak uygulanır.
Bazı ender hallerde tümörün kendi oluşturduğu ve sağlıklı damar sisteminin ihtiyaç duymadığı tümöre özgü kan damarları, anjiografi metoduyla yakılarak tıkanabilir. Bu suretle tümörün kanla beslenmesi kısmen engellenir (embolizasyon) ve cerrahi müdahale esnasında kanama riski azaltılır.
Anjio metodlarından biriyle damardan solid tümörlerin tedavisi amacıyla sitostatik verilmesi, örneğin bazı yumuşak doku tümörlerinde ve bazı osteo sarkomlarda tedavide kullanılması, faydalı bir yöntem olmasına rağmen henüz bilimsel deney aşamasındadır.