Kalıtım / Retinoblastom genetiği
yazar: Maria Yiallouros, erstellt am: 2016/04/21, türk tercüman: Sait Kont, Last modification: 2016/04/21
Hastalığın genetik özelliklerine ve görünümüne bağlı olarak retinoblastomlar aşağıdaki şekilde sınıflandırılırlar [LOH2007]:
- Ailesel Retinoblastom: Retinoblastomlu tüm hastaların % 10 – 15 kadarında ailesel bir hastalık söz konusudur; bu daima retinoblastomun kalıtsal bir türüdür. Hasta aile fertlerinin çoğunda çift taraflı retinoblastom söz konusudur.
- Sporadik çift taraflı retinoblastom: Hastaların % 35 kadarında çift taraflı hastalık söz konusudur ve retinoblastomlu bir akrabaları bulunmamaktadır (sporadik-tesadüfi hastalık). Sporadik çift taraflı retinoblastomlu çocukların hemen hemen tümünde hastalığın kalıtsal türü söz konusudur.
- Sporadik tek taraflı retinoblastom: Retinoblastomlu hasta çocukların yaklaşık % 55 – 60’ında hastalık tek bir gözde belirirken ailenin diğer fertlerinde bu hastalığa rastlanmamaktadır. Bu tür retinoblastomlu çocukların büyük çoğunluğunda (yaklaşık % 85 – 90’nında) kalıtsal olmayan retinoblastom söz konusudur.
Kalıtsal olmayan (sporadik-tesadüfi) retinoblastom nasıl oluşur?
Retinoblastomun kalıtsal olmayan türü, bir tek ağ dokusu hücresinde her iki retinoblastom gen alleli (gen çifti), yani retinoblastom geni iki mutasyona (somatik mutasyon) uğrarsa oluşur. Hastalık hemen hemen tüm vakalarda tek bir gözdedir (unilateral) ve tek bir tümörle (unifokal) sınırlıdır ve nesilden nesile aktarılmaz.
Kalıtsal (sporadik veya ailesel) retinoblastom nasıl oluşur?
Retinoblastomun kalıtsal (sporadik ve ailesel) türünde genetik arıza, yani ilk mutasyon, henüz germinal hücrelerde bulunmaktadır. Yani annenin yumurta hücresinde veya babanın tohum hücresinde mevcuttur (germinal mutasyon). Dolayısıyla embriyonun gelişmesi esnasında meydana gelen hücre bölünmeleri neticesinde arızalı gen çocuğun bütün vücut hücrelerinde mevcuttur.
Değişikliğe uğrayan gen, ya anne ve baba tarafından aktarılmış olabilir (ailesel retinoblastom), veya yeni bir mutasyon neticesinde oluşmuş olabilir (sporadik retinoblastom). Değişikliğe uğrayan retinoblastom geni her iki durumda da (yani gen arızasının kaynağına bağlı olmaksızın) çocuğun bütün vücut hücrelerinde bulunduğundan, bir kan testi yapılarak (beyaz kan hücrelerinin incelenmesiyle) çocukta bir retinoblastom yatkınlığının söz konusu olup olmadığını belirlemek mümkündür.
Ama her iki durumda da ancak bir ağ dokusu hücresinde ikinci retinoblastom gen alleli (gen çifti) değişikliğe uğramışsa tümör oluşabilmektedir. Retina hücrelerinin hepsi daha baştan değişikliğe uğramış bir retinoblastom gen alleline (gen çiftine) sahip olduklarından ve tümör gelişmesi için „sadece“ tek bir ikinci mutasyon gerektiğinden, hastalığın kalıtsal şekli çoğunlukla henüz çok erken yaştayken, her iki gözde birden (bilateral) ve çoğu zaman gözün birçok yerinde (multifokal) oluşur. Burada ayrıca vurgulanması gereken önemli nokta da kalıtsal retinoblastomlu hastaların diğer kanser türlerine (özellikle kemik kanserleri-osteosarkom, bağ dokusu kanserleri-yumuşak doku sarkomları, cilt kanseri-melanom ve akciğer kanseri) yakalanma riskinin daha yüksek olmasıdır [GAL1991].
Arızalı geni kalıtsal yolla almış olan çocukların retinoblastoma yakalanma riski nerdeyse % e varacak kadar yüksektir. [WIE2006]. Bireysel yakalanma riski bir gen testi yardımıyla belirlenebilir. Genetik veriler yeterince elde edilememiş veya incelenememişse, irsi geçiş hakkındaki bazı bilgiler hastalık geçmişinden elde edilebilir. Bir çocukta birden fazla tümör mevcutsa veya yakın akrabalarında da hastalanma olmuşsa, her durumda mutlaka kalıtsal sebepli hastalık olabileceğinden hareket etmek lazımdır. Ama tek taraflı retinoblastomlu çocukların da yaklaşık % 10 – 15’inde kalıtsal retinoblastom söz konusu olabilmektedir.
Kalıtsal bir retinoblastomu irsi (genetik, ailevi) olarak çocuklarına geçirme riski ne kadardır?
Ailesel retinoblastomlu hastaların tümünde kesinlikle her vakada kalıtsal hastalık söz konusudur. Sporadik (tesadüfi) çift taraflı (bilateral) retinoblastomlu hastalarda ise sıklıkla kalıtsal hastalık söz konusudur. Sporadik (tesadüfi) tek taraflı retinoblastomlu hastalarda ise kalıtsal yolla hastalığa yakalanma olasılığı, vakaların sadece % 15’i için söz konusudur. Dolayısıyla hastalığı kendi nesline, yani çocuklarına, aktarma riski bu hastalarda istatiksel olarak belirgin oranda daha düşüktür (sadece yaklaşık % 6) [LOH2007].
Kalıtsal retinoblastomlu bir insanın bu hastalığını (daha doğru bir deyimle bu mutasyonu) kendi nesline geçirme riski % 50 oranındadır.